Bob Dylan
Bob Dylan

Desolation Row Lyrics Turkish translation

Lyrics

Bob Dylan - Desolation Row

They’re selling postcards of the hanging
They’re painting the passports brown
The beauty parlor is filled with sailors
The circus is in town

Here comes the blind commissioner
They’ve got him in a trance
One hand is tied to the tight-rope walker
The other is in his pants

And the riot squad they’re restless
They need somewhere to go
As lady and I look out tonight
From desolation row

Cinderella, she seems so easy
It takes one to know one, she smiles
And puts her hands into her back pockets
Bette Davis style

And in comes Romeo, he’s moaning
"You belong to me I believe"
And someone turns and says to him
"My friend you'd better leave"

And the only sound that’s left
After the ambulances go
Is Cinderella sweeping up
On desolation row

Now the moon is almost hidden
The stars they're just pretending to hide
The fortunetelling lady
Has even taken all her things inside

All except for Cain and Abel
And the hunchback of Notre Dame
Everyone is makin' love
Or else expecting rain

And the good Samaritan, he’s dressing
He’s getting ready for the show
He’s going to the carnival tonight
On desolation row

Ophelia, she’s ’neath the window
For her I feel so afraid
On her twenty-second birthday
She already is an old maid

Now to her, death is quite romantic
She wears an iron vest
Her profession is her religion
Her sin is her lifelessness

And though her eyes are fixed upon
Noah’s great rainbow
She spends her time peeking
Into desolation row

Einstein, disguised as Robin Hood
With his memories in a trunk
Passed this way an hour ago
With his friend, some jealous monk

Now he looked so immaculately frightful
As he bummed his cigarette
Then he went off sniffing drainpipes
And reciting the alphabet

You would not think to look at him
But he was famous long ago
For playing the electric violin
On desolation row
Bob Dylan - Desolation Row - http://motolyrics.com/bob-dylan/desolation-row-lyrics-turkish-translation.html
Dr. Filth, he keeps his world
Locked inside of his leather cup
But all his sexless patients
They’re trying to blow it up

Now his nurse, some local loser
She’s in charge of the cyanide hole
She also keeps the cards that read
"Have mercy on his soul"

They all play on the penny whistle
You can hear them blow
If you lean your head out far enough
From desolation row

Across the street they’ve nailed the curtains
They’re getting ready for the feast
The phantom of the opera
In a perfect image of a priest

They’re spoon feeding Casanova
To get him to feel more assured
Then they’ll kill him with self-confidence
After poisoning him with words

And the phantom shouts to skinny girls
"Get outta here if you don’t know
Casanova he's just being punished for going
To desolation row"

Now at midnight all the agents
And the superhuman crew
Come out and round up everyone
That knows more than they do

Then they bring them to the factory
Where the heart attack machine
Is strapped across their shoulders
And then the kerosene

Is brought down from the castles
By insurance men who go
Check to see that no one is escaping
To desolation row

Praise be to Nero’s Neptune
The Titanic sails at dawn
And everybody’s shouting
"Which side are you on?"

And Ezra Pound and T.S. Elliott
Fighting in the captain’s tower
While Calypso's singers laugh at them
And fishermen hold flowers

Between the windows of the sea
Where lovely mermaids flow
And nobody has to think too much
About desolation row

Yes, I received your letter yesterday
About the time the door knob broke
When you asked me how I was doing
Was that some kind of joke?

All these people that you mention
Yes, I know them, they’re quite lame
I had to rearrange their faces
And give them all another name

Right now I cannot read too well
Don’t send me no more letters, no
Not unless you mail them
From desolation row

Turkish translation

Bob Dylan - Kasvet Sokağı (Turkish translation)

Asılanların kartpostallarını satıyorlar.
pasaportları kahverengine boyuyorlar.
Güzellik salonu denizcilerle dolmuş,
şehre sirk gelmiş.
İşte kör komisyoncu geliyor,
transa geçirmişler onu.
Bir eli ip cambazına bağlanmış,
öteki pantolonunun içinde.
Çevik kuvvet yerinde duramıyor,
gitmeleri gereken bir yer var.
Bu gece Lady ve ben bakar iken dışarıya
Kasvet Sokağından.

Sindrella, basit görünüyor,
"kişi kendinden bilirmiş işi", gülümsüyor.
Sonra ellerini arka ceplerine sokuyor,
Bette Davis gibi.
Romeo'nun gelişi, inliyor;
"Bana aitsin, sanırım".
Ve birileri diyor ki, "Yanlış yerdesin dostum,
gitsen iyi olur."
Ve geriye kalan tek ses
ambulanslar gittikten sonra,
Sindrella'nın yerleri süpürüşü
Kasvet Sokağında.

Şimdi ay neredeyse gizlendi,
yıldızlar saklanmaya başlıyor.
Hatta falcı kadın bile
her şeyini içeriye aldı.
Kabil ile Habil
ve Notre Damme'ın kamburu hariç
herkes sevişiyor
ya da yağmuru bekliyor.
Ve Merhametli Vatandaş giyiniyor,
şova hazırlanıyor.
Bu akşam karnavala gidecek
Kasvet Sokağındaki.

Şu an Ophelia pencerenin altında,
onun adına çok korkuyorum.
Daha yirmi ikinci yaş gününde ama
çoktan bir kız kurusu oldu.
Ona göre, ölüm oldukça romantik.
Demirden bir yelek giymiş,
mesleği onun dini,
cansızlığı ise günahı.
Gözlerini sabitleyerek
Nuh'un büyük gökkuşağına
zamanını gözetleyerek geçiriyor
Kasvet Sokağını.

Einstein, Robin Hood kılığına girdi
anılarını bir sandığa tıkmış,
bir saat önce bu yoldan geçti
dostu kıskanç bir keşişle.
O kadar berbat görünüyordu ki
sigara otlanırken,
sonra atık su borusunu koklayarak
ve alfabeyi okuyarak gitti.
Artık ona dönüp bakmazsınız bile
ama çok eskiden ünlüydü
electro-keman çalmasıyla
Kasvet Sokağında.

Dr. Müstehcen, dünyasını saklıyorBob Dylan - Desolation Row - http://motolyrics.com/bob-dylan/desolation-row-lyrics-turkish-translation.html
deri bir kupanın içinde.
Ama tüm cinsiyetsiz hastaları
bunu mahvetmeye çalışıyor.
Hemşiresi bir çeşit yerel ezik.
siyanür deliğinden o sorumlu,
hatta üzerinde "rahmet eylesin"
yazan kartlar da onda.
Hep birden İrlanda flütü çalıyorlar.
Üflemelerini duyabilirsin,
eğer kafanı yeterince uzağa uzatabilirsen
Kasvet Sokağından.

Sokağın karşısında perdeleri gerdiler,
ziyafete hazırlanıyorlar.
Operadaki Hayalet,
bir rahibin kusursuz imgesi,
Kazanova'yı kaşıkla besliyorlar
daha da güvende hissetsin diye.
Sonra onu özgüveniyle öldürecekler,
kelimelerle zehirledikten sonra.
Hayalet sıska kızlara bağırıyor
"Çekip gidin buradan, bilmiyorsanız eğer;
Kazanova cezalandırılıyor gittiği için
Kasvet Sokağına"

Ve şimdi gece yarısı tüm ajanlar
süper insan takımıyla
dışarıya çıkıp etrafını çevreliyor herkesin
onlardan daha çoğunu bilen.
Sonra onları fabrikaya getiriyorlar
kalp krizi makinelerini
omuzlarına bağladıkları yere.
Sonra da gaz lambaları
kalelerden aşağıya indiriliyor
sigortacılar tarafından ki onlar
gidip bakacaklar kimse kaçmış mı diye
Kasvet Sokağına.

Övgüler Neron'un deniz tanrısına,
Titanik şafakta yola çıkıyor.
Herkes bağırıyor
"Hangi taraftasın?"
ve Ezra Pound, T. S. Eliot ile
kavga ediyor kaptan kulesinde
Kalipso şarkıcıları onlara gülerken,
balıkçılar çiçekleri tutuyor
denize bakan pencereler arasında
tatlı deniz kızlarının süzüldüğü,
ve kimsenin fazla düşünmek zorunda olmadığı
Kasvet Sokağını.

Evet, dün aldım mektubunu,
kapı kolunun kırıldığı sıralarda.
Nasıl olduğumu sorduğun bölüm,
bir çeşit şakaydı herhalde?
Bahsettiğin tüm şu insanlar;
evet, tanıyorum onları, oldukça sıkıcılar.
Yüzlerini yeniden ayarlamam gerekti
ve onlara tamamen farklı bir isim vermem.
Şu anda çok iyi okuyamıyorum,
daha başka bir mektup gönderme, yapma.
Tabi eğer onları postalamıyorsan
Kasvet Sokağından.

Write a comment

What do you think about song "Desolation Row"? Let us know in the comments below!

More Bob Dylan lyrics Turkish translations